8 Aralık 2010 Çarşamba

Merhaba:)

Herkese merhaba:)
karşılama mesajlarınız ve iyi dilekleriniz için çoooook teşekkür ediyorum arkadaşlar:) Hepiniz de çok şekersiniz... Beni tek üzen, yoğunluğum sebebiyle bir türlü ilk yazımı yazamamış olmak:( İlk fırsatta yazacağım... ve sizleri takip etmeye başlayacağım ama size hemen ilk izlenimimi yazmak istiyorum,
hazır bu kadarcık da olsa fırsat bulmuşken:)
Seçtiğiniz isimler ve üslubunuz o kadar hoşuma gitti ki kendimi size çok yakın hissettim. Her birimizde bizden bir parça olsa gerek. Örneğin "Begonvilli Ev", "Kitapçı Kız"... Mutluyken içinizi aniden hüzün kaplar mı mesela? Ya da gülerken ağlayabilir, ağlarken gülebilir misiniz? Yere düştüğünüzde kendinize ilk gülen siz olur musunuz? Başkalarının derdi sizin derdiniz midir? Sonra... bir arkadaşınızın kalpten gösterdiğiniz sevgi karşısında aslında size aynı coşkun duygularla karşılık vermediğini hissedip üzüldüğünüz olur mu? Ya da tam tersi... Size gösterdiği yoğun sevgi karşısında, eşit ölçüde bir sevgi gösterisi yapamamanın ezikliğini hissettiğiniz olur mu hiç? Hepsi de insanca duygular ama bazen insan fazla yoğun yaşıyor bu tür duyguları... İşte sizin bu samimi, çok içten yazılmış meajlarınıza şu ana kadar bir cevap bile yazamamış olmak bana benzer bir duygu yaşattı. Bir de coşkuyla yazmayı istemekle birlikte yazmaya vakit bulamamak... Neyse... kısacık da olsa ayak üstü bir duygu paylaşımı oldu bu... İnsan 9-18 çalışınca bu işler biraz zor oluyormuş. Daha çok şey paylaşacağımızı hisseder gibiyim:) Sizlere bu güzel havada şahane bir gün diliyorum.
Sevgiyle kalın...

4 yorum:

  1. Sevgili Esra,

    Hiiiç telaş yapma.. Zamanla alışırsın, rayına oturtursun. Bakıyorum da, çoğumuzun ilk zamanlardaki yazıları, hep aralıklı olmuş. Bünye zamanla kabulleniyor bu yeni uğraşı. Kabullenince de kopamıyor.

    Ödev gibi düşünme sakın burayı. Burası senin keyif alman için var ve yazdım yazamadım diye kasılma.
    Biz bekleriz, sen yeter ki huzurla otur bunun başına :)

    sevgiler...

    YanıtlaSil
  2. İçimi rahatlattın Sevgili Müge:)
    Sinoş'un söylediği doğru galiba:) giderek heyecanım ve yazma arzum artıyor. Gün boyunca yaşadıklarım, gördüklerim, hissettiklerim, arkadaşlarımdan duyduklarım... her biri beni etkiliyor. Hatta kafamda kelimelere takla attıra attıra bazı kurgula yapıyorum. İşte tam da o an yanımda kalem kâğıt olsa bir şeyler çiziktireceğim ama yürürken olmuyor:) En yakı zamanda bir fırsat doğacak. Hissediyorum az kaldı:) Sevgiler

    YanıtlaSil
  3. Bloğunuz uğur getirsin. balıklarınıza yem vermeyi unutmayınız. :)

    YanıtlaSil
  4. Merhaba size de.. hoşgeldiniz deliler dünyasına :)

    YanıtlaSil